GÖRÜNEN O Kİ;

GÖRÜNEN O Kİ;

GÖRÜNEN O Kİ;

Yazılarımın içeriği, genelde maça ilişkin yorumlardır. Eleştirileri yaparken de (kişiselleştirmeden) azami özen göstermeye çalışırım. Üstelik her sezon başında, kulübe ve takıma ilişkin yorumlarımda, adaptasyon dönemini, oyuncuların uyumunu göz önünde bulundurarak, eleştiri için yeterli zaman tanımamız gerektiğini söyleyenlerdenim.

Bugün, dört hafta sonunda, görüntülerden yola çıkarak, görünen köye giden yola değinmek gerektiğini düşünüyorum.

Maça ilişkin;

Kalecinin zamanlama hataları, beklerin kötü oyunları, orta sahanın pozisyon üretememesi, golcünün varlığı ya da yokluğu, oyuncuların bireysel oyun anlayışları, kısaca, kimin nerede, nasıl oynadığı belli olmayan bir takım görüntüsü sahadaydı. İkinci yarı Erçağ’ın girişi, İrfan’ın mücadelesi takıma farklı bir hava ve golü de getirse de, bu sonucu, genel görüntüyü değiştirmeye yetmedi.  Junior’un iyi bir oyuncu olduğunu belirtmeliyim. Küçük bir istatistikle devam etmek gerekirse, Konya, bizim maça çıkarken, üç maçta hiç gol atamamış, kalelerinde 5 gol görmüş. Bizim maçta dakikalar 17’yi gösterdiğinde hiç gol atamayan Konya iki topu ağlarımızla buluşturdu. 

Takıma ilişkin;

Bizim lig’lerde, şöyle bir anlayışın varlığını gözlemlerim. Herhangi bir takım bir üst lige çıkmışsa, oyuncularının çoğu ile yollarını ayırır. Sonra ne mi olur? Takımın yöneticileri ve teknik ekibi, Lig’lerde isim yapmış, bunun yanında fiziksel ve ruhsal düşüşe başlamış oyuncuları tercih etmeye başlar. Bazen bu oyunculardan üst seviyede verim alınsa da, çoğu zaman bu verimsizlik ön plandadır. Bizim takıma biraz da bu gözle bakabilirsiniz.

Yönetime ilişkin;

Bugünün analizini yapabilmek için dünü bilmek gerekir. Şampiyonluğu doyasıya yaşamadan, yaşanılan mecburi kongre süreçleri, seyircisi tarafından sevilen, takıma katkı koyan şampiyon takımın kaliteli oyuncularının takımda tutulmaması, her sene takımın baştan aşağı yenilenmesi, üstelik bu yenilemeyi yapan hocanın da maçlar arifesinde gönderilmesi, bugünkü görüntünün ana nedenleridir. 

Son söz

Görünen o ki; bugünkü koşullara göre, Demirspor’u zor bir süreç beklemektedir. Bunun içinden nasıl çıkılacağına ilişkin bir çözüm yolunu yönetim mutlaka bulacaktır. Aksi halde, sezonun hemen başında havluyu atmış oluruz. Cumartesi günü, seyircinin takımına olan desteği yine eski günlerdeydi.

Saygılarımla, 

 

Facebookta PaylaşTwitter'da Paylaş